Çinko, insan vücudu için son derece önemli bir mineraldir. İlk olarak 1958 yılında İran'da, 21 yaşında olmasına rağmen 10 yaşında gibi görünen bir çocuk hastada çinko eksikliği belirtileri gözlemlenmiştir. Bu çocukta gelişme geriliği, karaciğer ve dalakta büyüme, toprak yeme ve demir eksikliği gibi klinik bulgular tespit edilmiştir. 1963 yılında Prasad isimli bir bilim insanı, çinko ölçümleri yaparak çinko eksikliğini kanıtlamış ve bu eksikliğin çeşitli hastalık belirtilerine neden olduğunu göstermiştir. Bu tür hastalara çinko takviyesi (suplementasyon) yapıldıktan sonra belirtilerin düzeldiği gözlemlenmiştir. Aslında, 1942-1943 yıllarında da toprak yiyen çocuklarda anemi, gelişme geriliği ve karaciğer-dalak büyüklüğü gibi belirtiler, Türk hekimi Dr. Memduh Tayanç tarafından izlenmiş ve Türk Tıp Mecmuası'nda yayınlanmıştır. Bu hastalığa "Tayanç Sendromu" adı verilmiştir.

Çinko, vücudumuz için bir dizi hayati fonksiyonun gerçekleştirilmesinde kritik bir rol oynar. Çinko, testosteron gibi hormonların ve hemen hemen 200 kadar enzimin üretiminde yer alır. Ayrıca, RNA, DNA ve protein sentezi, yaraların iyileşmesi, hücrelerin bölünmesi ve çoğalması, insülinin işlevleri, Vitamin A'nın hücrelere taşınması, sperm oluşumu, tat alma, bağışıklık sisteminin güçlenmesi, öğrenme ve davranış performansının artırılması, anne karnındaki bebeğin gelişimi, doğum sonrası büyüme ve kanda yağların taşınması gibi birçok önemli süreçte rol oynar.

Ülkemizde ve dünyada çinko eksikliği oldukça yaygın bir problemdir, ancak üzerinde yeterince durulmamaktadır. Türkiye'deki tarım yapılan toprakların çinko oranları genellikle düşük seviyelerdedir. Ayrıca, çinko tabak çanakların ve çinkodan üretilen su borularının artık kullanılmaması, çinko eksikliğini artıran ve tetikleyen faktörlerdendir. Çinko, göz, saç, tırnak, büyüme, üreme, insülin hassasiyeti, beyin ve bağışıklık sistemi için çok önemlidir.

Çinko eksikliği, çeşitli belirtilerle kendini gösterebilir:

Çinko eksikliği, hayatı tehdit etmese de yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Genel olarak özetlemek gerekirse, çinko eksikliği iştah kaybı, halsizlik, çocuklarda büyüme geriliği, kavrama güçlüğü ve saç kaybı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.