Belirti, sağlık alanında hastanın kendisi tarafından fark edilebilen, bir hastalığın ya da normal olmayan bir etken yüzünden vücut işlevlerinde veya duygularında anormal hallerin olma durumudur. Buna semptom adı da verilir. Belirtiler hastalar tarafından fark edilse bile, doğrudan ölçümünün yapılamadığı söylenebilir. Tıp alanında hastalıkların tanısında kullanılan etkenler belirti ve bulgudur. Ancak belirti sadece hastanın yaşadığı bir olgudur. Bu nedenle tıp alanında belirti ve bulgu birbirinden ayrı kavramlardır. Bir hastalığın belirtisi hasta tarafından fark edilir; örneğin karıncalanma hissi gibi. Bulgu ise dışarıdan bakıldığında başkalarının da fark edebildiği bir durumdur; örneğin ciltteki kızarıklık gibi.

Belirtiler genellikle karakteristik olmayabilir ve çeşitli kombinasyonlar şeklinde belli rahatsızlıkların tanıları için kullanılır. Aynı zamanda doktorlara tanı aralığını daraltmakta yardımcı olur. Belirti bazı hallerde hastalıkların dışındaki fizyolojik durumların tanılanması için de kullanılabilir. Buna en iyi örnek hamilelik belirtileri olabilir. Bu durumda hamileliğin vücuttaki yansımaları, yani hamile olmanın belirtileri anlaşılır.

Belirti, kronik, tekrarlayan veya remisyon şeklinde ortaya çıkabilir. Bazı hallerde asemptomatik koşullarda da oluşabilir. Kronik karın ağrısı, sürekli baş ağrısı, enfeksiyon, yüksek tansiyon gibi belirtiler bu duruma örnek verilebilir.

Vücuttaki hastalığın sistemik etkileri sonucunda yapısal veya genel belirti şeklinde ortaya çıkabilir. Bunlar arasında ateş, halsizlik, kilo kaybı, iştahsızlık ve yorgunluk gibi belirtiler vardır. Bu belirtiler vücut genelini etkileyebileceği gibi, belli bir bölgeyi ya da organı da etkileyebilir.

Hasta, doktora gittiğinde baş ağrısı gibi şikayetlerini, belirtileri anlatması hastalığın ilk şüphelerini ortaya koyar. Bu belirtilerin bir kısmı doktoru tanıya götüren belirtiler arasındadır. Bu tür belirtiler "cardinal symptom" olarak tanımlanır.

Bazı belirtiler karakteristik olmayan şekilde ortaya çıkabilir. Bu belirtiler hastalık sürecini işaret etmediği gibi, vücutta kendiliğinden oluşmuş belirtilerdir. Halsizlik buna örnek verilebilir. Bu belirti pek çok hastalığı işaret edebilir. Bazen zihinsel şekilde ortaya çıkabilir. Aynı zamanda birincil veya ikincil şekilde oluşabilir. Bazı hallerde gün sonunda çalışmayla oluşan normal bir vücut tepkisi de olabilir. Yani bir hastalığı işaret etmeyebilir.

Belirti türleri arasında pozitif ve negatif olanlar da vardır. Özellikle akıl hastalıklarında belirti negatif ve pozitif olarak açığa çıkabilir. Pozitif belirtiler, vücudun normal fonksiyonlarındaki fazlalık ya da bozukluğu ifade edebilir. Hastaların garip davranışları, halüsinasyonlar bu duruma örnek olabilir. Negatif belirtiler ise vücuttaki normal fonksiyonlardaki azalmayı ya da kaybı ifade eder. Bunlar, kişinin normal fonksiyonlarının kaybolmasını işaret eder. Dikkat kontrolü, duyarsızlık, sosyal çekinme gibi belirtiler bu duruma örnektir.

Belirtilerin bir kısmı geniş bir aralıkta etkili olabilir. Diğerleri hastalıkların belirli dönemlerinde ortaya çıkar. Bazı belirtiler de hastanın veya doktorun yanılmasına neden olabilir. Yani gerçek hastalığı işaret etmeyen, başka hastalıkları düşündürebilen belirtiler olabilir. Örneğin kaslardaki ağrılar, karın ağrısı bu tür bir belirti olarak görülebilir.